"7 TEMEL HAFIZA TEKNİĞİ"
Araştırmalar her ne
kadar 45 yaşından sonra hafıza problemleri yaşanmaya başlandığını öngörse de “dijital
hayat” bizi esir aldığından beri, yaştan bağımsız herkes unutkan oldu.
Kafamızı dolduran küçük şeylerin sayısı arttıkça hem bunları yönetmek hem de
hatırlamak iyice zorlaştı. Sizin için hazırladığımız sıra dışı 7 temel teknik
ile artık daha az unutacaksınız… Pardon… Ne diyordum ben? J
Tekniklerden önce
yapılması gereken ilk ve en önemli şey ise yeterli uyku. Beynimiz, uyku
sırasında gün içerisinde yapılanlarla ilgili dosyalama ve arşivleme yani bir
açıdan kaydetme yaptığı için az uyuyanların yeteri kadar uyuyanlara göre daha
unutkan oldukları görülmektedir. Bu nedenle yeterli ve düzenli uykuya aman
dikkat!
Tekniklere
gelecek olursak: Buradaki amacımız size genel-geçer hafıza tekniklerini
aktarmanın çok ötesinde. Amacımız unutkanlığınızı azaltacak bir atmosfer, bir
ortam yaratmanıza yardımcı olmak. Hatırlamak için uygun bir iklim
oluşturabilirseniz, unutmanız için de bir neden kalmayacak demektir. Yani
amacımız hatırlamanızı sağlamaktan ziyade unutmanızı engellemek…
1) Dik Oturun: Gün içerisinde,
ofisinizde ya da evinizde fark etmez mümkün mertebe dik oturmaya, özellikle de
üst bedeninizi dik tutmaya gayret gösterin. Hatta mümkünse ayakta çalışın J (standing desk modası) Göğüs
kafesiniz dik ve gergin olduğunda akciğerleriniz de daha rahat ve verimli
çalışacağı için daha iyi ve sağlıklı soluk alıp verecek, bu sayede de hem
bedeninize hem de beyninize oksijen akımını daha sağlıklı şekilde sağlayacaksınız.
San Francisco Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya göre dik oturanlar ve ayakta
duranların beynine olan oksijen ve kan akışı %40’a kadar artmaktadır. Unutmayın
ki, soluduğumuz oksijenin yaklaşık %25’ini tek başına beynimiz kullanmaktadır.
Hal böyle olunca, az ya da yetersiz nefes ya da bulunduğunuz ortamın havasız
olması unutkanlığınızı da arttırmaktadır. Daha ilginç olan bir bilgi ise dik oturanların
ve duranların daha çok olumlu şeyleri hatırladığı, kambur oturanların ve
duranların ise daha çok negatif şeyleri hatırladığının tespit edilmesi.
4) Değişik Yazı Fontu Kullanın:
Standardı, rutini ya da alışkanlığı zorlayan, bozan ya da değiştiren her şey
aslında hatırlamayı da kolaylaştırmaktadır. Princeton ve Indiana
Üniversitesi’nin yaptığı araştırmalara göre yazı içerisinde ara ara bile olsa
farklı font kullanıldığında hatırlanma oranı da artmaktadır. Arial
ve Monotype
Corsiva yazı fontu kullanılarak yazılan aynı metinlerde alışılmışın
dışında olan ve zor okunan ikinci yazı fontunun akılda daha çok kaldığı
belirlenmiştir.
5) Komedi İzleyin: 20 dakikalık bir
gülüş hafızanızı güçlendirir. Loma Linda Üniversitesi’nin yaptığı bir
araştırmaya göre yirmi dakika boyunca komik bir video izleyenlerle, yine yirmi
dakika boyunca sessizce oturanlar arasında yapılan hafıza testinde gülen
kişiler çok daha iyi sonuçlar almıştır. Üzgün ya da stresli ortamlarda
vücudumuz kortizol hormonu üretir ve
bu da hafızayı kötü etkiler. Diğer taraftan güldüğümüzde ise endorfin üretiriz ve bu da stresimizi ve
tansiyonumuzu düşürür. Ağzımızla gülme hareketi yapıp 2 dk. boyunca
öylece durduğumuzda bile kortizol (stres hormonu) seviyemizin düştüğünü ve serotonin (mutluluk hormonu) salgıladığımızı biliyor musunuz? Bir deneyin, daha iyi hissedeceksiniz :)
(Genel Kaynak: Stephanie Vozza, FastCompany)
Arif Gökhan Rakıcı
Mart 2015
Yorumlar